Periodontoloji tedavi sürecimiz, kapsamlı periodontal değerlendirme ile başlar ve hastanın diş eti durumu detaylı şekilde incelenir. Periodontal sondaj ile cep derinlikleri ölçülür, diş eti kanaması indeksi değerlendirilir ve dişlerin hareketlilik dereceleri tespit edilir. Radyolojik incelemede kemik kayıp durumu analiz edilir ve hastalığın yaygınlığı belirlenir.
Mikrobiyal analiz testleri ile diş eti hastalığına neden olan bakterilerin türleri ve yoğunlukları tespit edilir. Bu analiz sonuçları, özellikle dirençli periodontal enfeksiyonlarda antibiyotik seçimi için kritik bilgiler sağlar. Risk faktörlerinin değerlendirilmesinde sigara kullanımı, diyabet durumu, genetik yatkınlık ve stres faktörleri dikkate alınır.
Periodontal durum sınıflandırması, hastalığın evresi ve ilerleme hızı göz önünde bulundurularak yapılır. Lokalize veya yaygın hastalık durumu belirlenir ve tedavi önceliği olan bölgeler tespit edilir. Bu kapsamlı değerlendirme sonrasında hastaya özel tedavi planı oluşturulur.
Tedavi öncesi hasta eğitimi büyük önem taşımaktadır. Ağız hijyeni teknikleri öğretilir, doğru diş fırçalama yöntemleri gösterilir ve diş arası temizlik için araçlar tanıtılır. Beslenme alışkanlıkları değerlendirilir ve diş eti sağlığını destekleyici beslenme önerileri sunulur. Hasta motivasyonu ve işbirliği tedavi başarısının temel faktörleridir.
Diş eti hastalıkları, hafif iltihaptan ciddi kemik kaybına kadar farklı aşamalarda kendini gösterir ve her aşama özel tedavi yaklaşımları gerektirir. Erken evre diş eti iltihabında diş etlerinde kızarıklık, şişlik ve fırçalama sırasında kanama görülür. Bu aşamada profesyonel diş temizliği ve ağız hijyeni eğitimi ile tam iyileşme sağlanabilir.
İleri evre diş eti hastalığında periodontal cepler derinleşir, kemik kaybı başlar ve dişlerde hareketlilik görülebilir. Bu durumda derin temizlik işlemleri (scaling ve kök düzeltmesi) uygulanır. Ultrasonik ve piezo scaler teknolojileri ile diş taşları ve bakteriyel biyofilm etkili şekilde uzaklaştırılır. İşlem sonrası antibakteriyel yıkama solüsyonları kullanılır.
Agresif periodontal hastalık durumlarında sistemik antibiyotik tedavisi destekleyici olarak uygulanır. Metronidazol, amoksisilin gibi antibiyotikler mikrobiyal analiz sonuçlarına göre seçilir. Bölgesel antibiyotik uygulamaları (minosyklin, doksisiklin) derin periodontal ceplerde kullanılır.
Nekrotizan periodontal hastalıklar acil müdahale gerektirir. Ağrılı ülserasyonlar, spontan kanama ve ağız kokusu ile karakterize olan bu durumlarda hızlı debridman ve antibiyotik tedavisi uygulanır. Hastanın genel sağlık durumu değerlendirilir ve bağışıklık sistemi destekleyici tedaviler planlanır.
İleri evre periodontal hastalıklarda cerrahi tedavi seçenekleri, kayıp dokuların yeniden kazanılması ve periodontal sağlığın restorasyonu amacıyla uygulanır. Flep operasyonları ile periodontal cepler derinlemesine temizlenir ve enfekte granülasyon dokusu uzaklaştırılır. Açık flep küretajı yöntemi ile kök yüzeyleri görsel kontrol altında düzeltilir.
Kemik greftleri ile periodontal kemik defektleri onarılır. Oto-greft (hastanın kendi kemiği), allo-greft (işlenmiş insan kemiği) ve xenograft (hayvan kaynaklı kemik) seçenekleri hasta durumuna göre belirlenir. Sentetik kemik ikame materyalleri güvenli ve etkili alternatifler sunmaktadır.
Doku yönlendirilmiş rejenerasyon teknikleri ile periodontal ligament, sement ve alveolar kemik yeniden oluşturulur. Rezorbabl ve non-rezorbabl bariyer membranlar kullanılarak istenmeyen dokunun büyümesi engellenir. Bu teknik özellikle derin kemik defektlerinde başarılı sonuçlar vermektedir.
Diş eti çekilmelerinin tedavisinde periodontal plastik cerrahi uygulanır. Serbest diş eti greftleri ile çekilen diş etleri kapatılır ve diş kökü yüzeyleri örtülür. Bağ dokusu greftleri estetik bölgede daha doğal sonuçlar sağlar. Lateral kaydırmalı flep teknikleri ile komşu dokulardan yararlanılır.
Estetik periodontal uygulamalar ile diş eti konturu düzenlenir ve gülüş estetiği iyileştirilir. Gingival seviye ayarlamaları, diş eti şekillendirme ve pembe estetik uygulamaları ile mükemmel diş eti görünümü sağlanır. Bu cerrahi prosedürler mikrocerrahi teknikleri ile minimal invaziv yaklaşımla gerçekleştirilir.
Diş eti kanaması normalden değil ve diş eti iltihabının belirtisidir. Sağlıklı diş etleri fırçalama sırasında kanmaz. Kanama varsa periodontoloji uzmanına başvurulması gerekir.
Evet, erken evrelerde tam iyileşme sağlanabilir. İleri evrelerde ise hastalığın ilerlemesi durdurulur ve mevcut durum stabilize edilir. Düzenli bakım ile uzun vadeli başarı elde edilir.
Modern periodontoloji tedavileri lokal anestezi ile ağrısız gerçekleştirilir. İşlem sonrası hafif hassasiyet olabilir ancak ağrı kesiciler ile kontrol edilir. Mikrocerrahi teknikleri ile konfor artırılır.
Sağlıklı bireylerde 6 ayda bir, diş eti hastalığı olanlarda 3-4 ayda bir profesyonel temizlik önerilir. Periodontoloji hastalarında bireysel bakım planı oluşturulur.
Sigara periodontal hastalığın en önemli risk faktörüdür. İyileşmeyi geciktirir, tedavi başarısını azaltır ve hastalık tekrarı riskini artırır. Tedavi öncesi sigaranın bırakılması önerilir.
Çekilen diş etleri kendiliğinden geri gelmez. Periodontal plastik cerrahi ile diş eti greftleri yapılarak çekilme tedavi edilebilir. Erken müdahale daha başarılı sonuçlar verir.
Diyabet ve diş eti hastalığı karşılıklı etkileşim halindedir. Kontrol altında olmayan diyabet periodontal hastalığı şiddetlendirir. Periodontal tedavi kan şekeri kontrolünü iyileştirebilir.
Hamilelik hormonları diş etini hassaslaştırır ve kanaması artabilir. Gebelik döneminde ağız hijyenine extra dikkat edilmeli ve düzenli periodontoloji kontrolü yaptırılmalıdır.
Evet, kalıcı ağız kokusu periodontal hastalığın önemli belirtilerinden biridir. Diş eti ceplerinde biriken bakteriler kötü koku üretir. Periodontoloji tedavisi ile bu problem çözülür.
Araştırmalar periodontal hastalık ile kalp hastalığı, diyabet, erken doğum riski arasında bağlantı olduğunu göstermektedir. Ağız sağlığının korunması genel sağlık için önemlidir.